Koleksiyon
Dek dövme sanatı, Mezopotamya'nın kadim kültürlerinde doğmuş ve farklı uygarlıkların izlerini taşıyan, kökeni tarih öncesi çağlara dayanan çok eski bir sanattır. Yüzyıllar boyunca, bu sanatı kullanan topluluklar, vücutlarında taşıdıkları dövmelerle hem kişisel hem de toplumsal anlamlar ifade etmişlerdir. Vücuda işlenen her desen, sadece bir süsleme değil, aynı zamanda derin bir inanç sisteminin, yaşam felsefesinin ve kültürel mirasın taşıyıcısıdır. Bu sanat, kelimelerle anlatılamayan duyguları ve düşünceleri ifade etmek için sözsüz bir dil olarak kullanılmıştır—adeta vücutta yazılı bir kutsal kitap gibi.
Dövme, geçmişin kadim halklarının, yaşamları boyunca kendilerine rehberlik eden tinsel inançlarını, koruyucu güçlerini ve içsel umutlarını sembolize eden bir tılsım işlevi görmüştür. İnsanlar, bu desenleri vücutlarına işleyerek, hayatlarına çekmek istedikleri güzellikleri, gücü, huzuru ve dengeyi sembolize etmişlerdir. Zamanla unutulmaya yüz tutmuş olsa da, bu kadim gelenek, dövmenin sadece bir estetik gösteri değil, aynı zamanda bir inanç ve kişisel dönüşüm aracı olduğunu yeniden hatırlatmaktadır.
Gadun, kadim uygarlıkların taşıdığı sembollerin derin hikayelerini, modern tasarımlarla harmanlayarak evlerinize zarif ve lüks bir şekilde taşıyor.



Turna Katarı, mitolojik anlamda bereketi simgeler. Arkeolojik kazılarda sıkça karşılaşılan bu desen, aynı zamanda dinsel törenlerde de önemli bir yer tutar. Turna, sadakati ve bağlılığı simgeleyen güçlü bir figürdür, olumsuzlukları aşma ve güzel haberlerin habercisi olma gibi derin anlamlara da sahiptir. Turna Katarı, bir yandan sadakat ve umut taşırken, diğer yandan zorlukların üstesinden gelme gücünü ve baharın taze başlangıçlarını simgeler.

Hayat Ağacı, eski inanç sistemlerinde yaşamın döngüsünü ve sonsuzluğunu simgeler. Mezopotamya mitolojisinde, yaşamın sürekliliği ve doğurganlık için önemli bir semboldür. Anadolu motiflerinde ise "Can Ağacı" olarak adlandırılır, bu da ona daha fazla yaşam gücü ve enerjisi katar. Hayat Ağacı, ölümsüzlük, üretkenlik, yenilik ve yaşamın sürekli yeniden doğuşunu temsil eder.

Ceylan, Mezopotamya mitolojisinde bereketin, zarafetin ve yenilenmenin sembolüdür. Güzellik, saflık ve zarafeti temsil eder, özellikle kadınlar için sütü korumak ve bereketi artırmak amacıyla özel anlamlar taşır. Ayrıca, değişim, yenilenme, ölümsüzlük ve ruhsal rehberliği simgeler. Ceylan, doğanın tazeliği ve ruhsal dinginliğiyle birlikte yaşamın döngüsünde yeniden doğuşu ve umudu ifade eder.